Kayıtlar

SİNEMANIN BİRİCİK ‘BİCİRİK’ ADAMI AYDIN BABAOĞLU (1954-2009)

Resim
SİNEMANIN BİRİCİK ‘BİCİRİK’ ADAMI AYDIN BABAOĞLU (1954-2009) Aydın BABAOĞLU, Karadeniz Ereğli’de ‘Babaoğulları’ diye bilinen bir ailenin çocuğudur. Ağabeyi Ayhan ile beraber kalıtsal bir rahatsızlık eseri ikisi de cüce olarak dünyaya gelmişlerdir.                                       Türkiye onları ilk olarak “Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler” filmi ile tanıdı. Ben ise daha 2 yaşlarında iken tanımışım. Filmografisine bakılırsa film büyük ihtimalle “Keloğlan ve Cankız” olmalı. O sıralar Keloğlan filmlerinin popüler olduğu dönemmiş. Aile matinelerine tüm mahalle, hanımları, çocukları ile beraber cümbür cemaat gidermiş. Ben film afişini görünce basmışım feryadı… Bizimkiler sinemaya giremeden dönmüşler. Çünkü henüz kısa bir süre önce Aydın BABAOĞLU’nu bir akrabalarının evinde misafirlikte görmüşüm. Annesi Aydın’ı yıkamış, o da küçük bedeni havluya sarılı olarak pat diye karşımıza çıkınca feryadı basmışım. Anlayacağınız ben, uzun süre ondan korkumdan dolayı ne filmini sey

BİR İSYANIN ANATOMİSİ;DEVREKLİ SAHTE KADIN PEYGAMBER DUDU HATUN İSYANI İLE KIZLAR DERESİ EFSANESİNİN BAĞLANTISI

Resim
BİR İSYANIN ANATOMİSİ; DEVREKLİ SAHTE KADIN PEYGAMBER DUDU HATUN İSYANI   İLE KIZLAR DERESİ EFSANESİNİN BAĞLANTISI                                                                  “İslam tarihine ve Türklerin tarihine bakıldığında geçmişte çok sayıda kadın evliya olduğu görülmektedir. Tarih boyunca ise Peygamberler sadece erkeklerden seçilmiştir. Kadın peygamber yoktur. Sadece Secah adlı bir kadın İslam tarihinin ilk ve tek “sahte” kadın peygamberidir.” Bu bilgileri veren Murat BARDAKÇI Devrek’te 1871 yılında büyük bir ayaklanmaya sebep olan Dudu Hatun adlı kadın evliyayı yani bazı anlatımlarda cazı (cadı) ya da sahte peygamber olarak adlandırılan gizemli kadını ve ortağı Esma Hatunu bilseydi bu konuda bu kadar iddialı olamazdı. Devrek Adatepe Köyünde yaşamış olan bu iki kadının faaliyetleri ve isyan hareketi sonradan Cumhuriyet döneminde bir romana bile konu olmuştur. Daha önce birkaç araştırmacının üzerinde çalıştığı fakat tam olarak tarihlendiremediği bu olay hakkı

ZONGULDAK’TA FRANSIZ MİSYONERLERLİK FAALİYETLERİ ANDRÉ CHARLES PİERRE MOREEL’İN YAŞAM HİKÂYESİ

Resim
ZONGULDAK’TA FRANSIZ MİSYONERLERLİK FAALİYETLERİ ANDRÉ CHARLES PİERRE MOREEL’İN YAŞAM HİKÂYESİ 19.yüzyıl sonlarından itibaren Avrupa devletleri bir sömürgecilik yarışına girişmişlerdi. Osmanlı imparatorluğu ise; geniş topraklara sahip oluşu, dünya ticaret yolları üzerindeki stratejik konumu, sanayinin can damarı haline gelecek olan petrol ve diğer yer altı zenginliği olan maden bölgelerinin elinde bulunuşu ve Avrupa'ya yakınlığı dolayısıyla emperyalist güçler için son derece uygundu. Bu sebeple Osmanlı toprakları; Fransa, İngiltere, Rusya, Avusturya ve Almanya gibi devletlerin yarıştığı bir yer durumuna geldi. (1) Bunun dışında bu dönemde dikkat çeken önemli bir konuda misyonerlik faaliyetleridir. Bu yazımızda Fransa’nın Osmanlı ülkesinde ve özellikle Zonguldak-Ereğli kömür havzasındaki Katolik Misyonerlik çalışmalarını irdelemeye çalışacağız. Bugün sıkça duyduğumuz ve özellikle Hıristiyanlıkla birlikte bir mana bütünlüğü taşıyan misyoner, misyonerlik gibi kavramla